Atatürk Üniversitesi’nde İsrail’e karşı yürüyüş düzenlendi
ERZURUM’da Atatürk Üniversitesi’nde görevli akademisyen ve öğrenciler, yaptıkları yürüyüşle Gazze’de katliamlarını sürdüren İsrail’i kınadı. Grup adına basın açıklamasını okuyan Doç. Dr. Muhammed Lütfi Kındığılı, terör devleti İsrail tarafından Gazze’de bebeklerin, çocukların, kadınların, silahsız sivillerin, gazetecilerin öldürülmesinin savaş suçu olduğunu söyledi.
Erzurum Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Fevzi Polat, Atatürk Üniversitesi rektör yardımcıları, fakülte dekanları, akademik ve idari personelin yanı sıra öğrencilerin katıldığı yürüyüş, kampüsün batısındaki Kalem Camisi önünden başladı. Ellerinde Türk ve Filistin bayraklarıyla yürüyen grup, sık sık İsrail’i protesto eden sloganlar attı. Kampüsün doğu kapısındaki kartal heykeline kadar yürüyen grup, burada İstiklal Marşı’nı okudu. Gazze’de hayatını kaybedenler ve tüm şehitler için Fatiha okuyup dua eden grup adına basın açıklamasını Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Muhammed Lütfi Kındığılı okudu. Doç. Dr. Kındığılı, “Üniversitemiz akademik-idari personeli ve öğrencilerimizle beraber terör devleti İsrail yönetimince Gazze’deki soykırıma karşı sesimizi duyurmak ve savaş suçu işleyen sorumlulardan hesap sorulmasını talep etmek üzere toplandık. Yaklaşık 75 yıldır devam eden ve 7 Ekim 2023 gününden bu yana Gazze halkından on binlerce insanın acımasızca, merhametsizce, vicdansızca ve hukuk tanımaz bir şekilde terör devleti İsrail tarafından katledilmesinin ve yaralanmasının insanı yükü altında ezilen ve bu katliamın derhal durdurulması için harekete geçilmesi gerektiğine inanan biz akademisyenler tüm insanlığa sesleniyoruz. Uluslararası hukuk, savaş hukuku ve uluslararası ceza Hukuku Kuralları, Uluslararası Ceza Mahkemesi Kararları, Cenevre Sözleşmesi, Lahey Sözleşmesi, BM Konvansiyonel Silahlar Sözleşmesi, İnsan Hakları İzleme Örgütü ve hepsinden önemlisi insanlık vicdanı ve ahlakına göre: terör devleti İsrail tarafından Gazze’de bebeklerin, çocukların, kadınların, silahsız sivillerin, gazetecilerin öldürülmesi savaş suçudur. Gazze’deki hastanelerin, okulların, sivil konutların, cami ve kiliselerin, mülteci kamplarının, ambulansların, yaralıları taşıyan konvoyların bombalanması savaş suçudur. Gazze’deki 1,5 milyon insanı göçe zorlamak ve soykırım insanlık suçudur. Tüm bu hukuksuzluklar ve soykırım karşısında vicdani olarak da kendi yaptırdığı hastaneler bombalanırken BM’nin her zaman ki işe yaramazlığı insanlık suçudur” diye konuştu.
Gazze’de yaşanan katliamı destekleyen ABD ve Avrupa ülkelerine de tepki gösteren Kındığılı, “Gazze’de yaşanan katliamın ve hukuksuzlukların faillerinden, talimatını verenlerden ve onlara destek olanlardan hesap sorulması, tarihi, vicdani, ahlaki ve medeni bir sorumluluktur. İnsanlığı bu sorumluluğun gereği için acil harekete geçmeye davet ediyoruz. Başta ülkemiz olmak üzere tüm dünya akademisyenlerini esaslı ve soylu bir öfke ile bu soykırıma sessiz kalmamaya, yüksek sesle, görünür bir şekilde ısrarla davet ediyoruz” ifadelerini kullandı.