DEM Parti Van Milletvekili Sinan Çiftyürek, Erzincan’ın İliç ilçesindeki maden ocağındaki kazanın göz göre geldiğini; kaza öncesi yapılan uyarıların dikkate alınmadığını söyledi.
Çiftyürek, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, Türkiye’de zaman zaman İliç’teki maden kazası gibi büyük kazaların yaşandığını, “hükümetin gerçek sorumlular yerine birkaç mühendis ile görevli personel hakkında hukuki işlem başlattığını” savundu.
Erzincan’daki olayın uluslararası bir suç niteliğinde olduğunu dile getiren Çiftyürek, “Fırat- Dicle havzası çok büyük risk altında. Bölgedeki siyanürlü 10 milyon metreküplük toprak ne olacak? Yağacak yağmur ve karla bu toprak dağılmayacak mı?” diye sordu.
Çiftyürek, Kanadalı firmanın kendi ülkesinde siyanürle altın arayamadığını ancak hükümetin bu firmaya Türkiye’de faaliyette bulunma imkanı verdiğini, ortaya çıkan kazayla insan ve çevre sağlığının zarar gördüğünü kaydetti.
“Erzincan’daki maden kazası göz göre göre geldi.” ifadesini kullanan Çiftyürek, “Bölgedeki tehlikeye karşı sivil toplum örgütleri ve vatandaşlar uyarıda bulundu. Ama iktidar bu itirazları dinlemedi ve herkesi susturdu. Hatta bazılarını cezalandırdı. Bu olayı bir iş kazası olarak görmek doğru değil.” diye konuştu.
DEM Parti Bitlis Milletvekili Semra Çağlar Gökalp de düzenlediği basın toplantısında, her çocuğun ana dilini öğrenmeye hakkı olduğunu belirterek, Kürtçenin önündeki engellerin ortadan kaldırılması gerektiğini söyledi.
Türkiye’nin UNESCO’nun Çocuk Haklarına Dair Sözleşmesi’nin kültür, dil, din ve azınlıklara ilişkin bazı maddelerine çekince koyduğunu aktaran Gökalp, “Yıllardır uluslararası ve ulusal çocuk hakları örgütleri bu çekincelerin kaldırılması için çağrı yapıyor ancak bu talep karşılanmıyor. Gelin UNESCO’nun Çocuk Haklarına Dair Sözleşmesi’nin ana dili ile ilgili koyulan çekinceleri kaldıralım. Anadilinde eğitimin önündeki engelleri kaldıralım.” dedi.