Genetik, sağlıklı beslenme veya sadece şans 100 yaşa kadar yaşamak için bazı faktörler arasında yer alıyor. İngiltere’de 100 yaşa kadar yaşayan insanları inceleyen uzmanlar ise 7 faktörü sıralamış.
Ulusal İstatistik Ofisi’nin bu hafta açıkladığı verilere göre İngiltere ve Galler’de çok sayıda asırlık insan yaşıyor. Ve bu sayıda bir artış var. Daily Mail’e göre İngiliz uzmanlar 100 yaşa kadar yaşayan insanların 7 sırrını şöyle açıklıyor:
1-Aktif kalmak
Uzmanlar, formda ve aktif kalmanın kaslarınızı, eklemlerinizi ve zihninizi sağlıklı tutmanın bir yolu olduğunu söylüyor. Age UK direktörü Caroline Abrahams, “Araştırmalar fiziksel olarak daha aktif olmanın depresyon ve demans, kalp hastalığı, felç, Parkinson ve bazı kanser türlerinin riskini azaltabileceğini gösteriyor” diyor. Ancak mesele sadece ağırlık kaldırmak ve koşmak değil. Daha fazla hareket etmek, örneğin merdivenleri çıkmak veya alışveriş yapmak da buna dahil. Abrahams şunları söylüyor: ‘Bu, yeteneklerimiz dahilinde her gün daha fazla hareket etmekle ilgili. Açık havada egzersiz yapmanın daha fazla fayda sağladığı söyleniyor, bu nedenle yürüyüş gruplarına katılmayı, kırlarda yürüyüş yapmayı veya araba kullanmak yerine yürümeyi deneyebilirsiniz; her türlü aktivite, hiç aktivite yapmamaktan daha iyidir”
Fiziksel aktivite sadece kan basıncını iyileştirmekle kalmıyor, aynı zamanda kolesterolü düşürüyor, kiloyu kontrol altında tutuyor ve zihinsel sağlığınıza destek veriyor.
2-Deniz kenarında yaşamak
Habere göre bazı veriler deniz kenarında yaşamanın da uzun bir ömrün anahtarlarından olduğunu söylüyor. Ancak uzmanlar bunun nedeninden yüzde 100 emin değiller. Uluslararası Uzun Ömür Merkezi sözcüsü MailOnline’a, bunun nedeninin deniz kıyısında yaşayan ve 100 yaşına ulaşmış kişilerin “zaten sağlıklı ve varlıklı insanlar” olduğunu, kıyı bölgelerinde emekli olmayı seçtiklerini söylüyor. Bununla beraber uzmanlar, kıyı ortamlarının insanların dışarı çıkıp daha aktif olmalarına yardımcı olmakla kalmayıp aynı zamanda stresi azaltmaya da yardımcı olduğunu söylüyor. Bu görüşe göre, doğada vakit geçirmek aynı zamanda ruh halinizi iyileştirebilir, stresi azaltabilir, fiziksel sağlığı iyileştirebilir ve özgüveninizi geliştirebilir.
3-Yeterince uyumak
Uyku, hafızaya ve bilgilerin işlenmesine yardımcı olmanın yanı sıra metabolizmanın düzenlenmesi ve bağışıklık sisteminin korunması için de gerekli.
4-Yeni bir beceri öğrenmek
Yeni bir beceri öğrenerek zihninizi keskin tutmak, yaşlılıkta beyin gücünüzü artırabilir. İster bir enstrüman çalmayı ister yeni bir dili öğrenmek olsun, öğrenme sürecini uyararak beyninize egzersiz yaptırmak genel sağlığınızı iyileştirmenize yardımcı olabilir. 2014 tarihli bir çalışma yetişkinlikte dil öğrenmenin yaşa bağlı bilişsel gerilemeyi yavaşlatabildiğini ortaya koyuyor.
5-Sosyal kalmak
Tıpkı yeni bir beceri öğrenmek gibi, sosyal kalmak da zihninizi aktif tutabilir. Günlük, haftalık veya aylık olarak sosyalleşen yaşlıların, daha az sosyalleşen veya hiç sosyalleşmeyenlere göre çok daha uzun yaşam şansına sahip olduğu görülüyor. Uzmanlar bunun nedeninin arkadaşlarla ve aileyle vakit geçirmenin stres ve kaygıyı hafifletebilmesi olabileceğini söylüyor.
6-İyi beslenme, susuz kalmama
Sağlıklı ve dengeli beslenmek, kanser ve dolaşım hastalıkları riskini azaltmanın bilinen bir yolu. Central South Üniversitesi’nden Dr. Xinyao Liu’ya göre, yalnızca işlenmiş gıdaların, trans ve doymuş yağların ve ilave tuz ve şeker alımının azaltılmasıyla dünya çapında 6 milyondan fazla ölüm önlenebilir.
Dr. Liu, nsanların balık, meyve ve sebze, fındık, tam tahıllar alımını artırmaları halinde kalp bağlantılı hastalık ölümlerinin de azaltılabileceğini söylüyor. Liu, MailOnline’a bu konuda Akdeniz diyetinin daha uzun yaşam beklentisiyle bağı olduğunu söylüyor ve “Buna balığın yanı sıra bol miktarda meyve ve sebze, tam tahıllar, kuruyemişler, tohumlar, fasulye ve doymamış kaynaklardan elde edilen yağ içeren mercimek de dahildir” diyor.
Abrahams ise bu konuda bir kişinin beslenme ihtiyaçlarının diğerinden çok farklı olabileceğini belirterek “Sizin için keyifli, çeşitli, yönetilebilir ve sürdürülebilir bir denge bulmak önemlidir. Dehidrasyonu önlemek ve vücudumuzun olması gerektiği gibi çalıştığından emin olmak için yeterince su içmek de önemlidir” diyor.
7- Düzenli kontrollerinizi yaptırın
Göz, işitme kontrollerine ve diş randevularına düzenli şekilde gitmek de hastalıkları ve enfeksiyonları erkenden yakalamanıza yardımcı olabilir. Yaşlandıkça görme ve duyma yeteneğimiz değişir, bu da denge kaybına neden olabilir ve yaşam kalitesini etkileyebilir. Abrahams, “Diş hekiminde ayrıca ağız ve boyun kanseri belirtileri olup olmadığını kontrol ettirebilirsiniz” diyor.
Haberde yer alan uzmanlar ayrıca rakamlarınızı bilmenin; kan basıncınızı ve kolesterolünüzü kontrol altında tutmanın önemini vurguluyor: Kalp sağlığınıza her yaşta öncelik vermek, uzun ve sağlıklı bir yaşam yaşama şansınızı artırmanın en iyi yollarından biridir. Eğer sigara içiyorsanız, bırakmayı düşünün, çünkü bu genel sağlığınız için atabileceğiniz en iyi adımlardan biridir ve ne kadar erken bırakırsanız faydası o kadar büyük olur. Kan basıncı ve kolesterol rakamlarınızı bilmek aynı zamanda erken uyarı işaretlerini fark etmenize ve kalp krizi; felç gibi gelecekteki sorunları önlemek için adımlar atmanıza da yardımcı olabilir.”
110 yaşındakilerin sırrı
110 yaşında ulaşmak daha da zor.
Boston Üniversitesi’nin yaptığı, uzun yıllara yayılan bir araştırmaya göre sadece beş milyon Amerikalıdan sadece biri 110 yaşına ulaşabiliyor
ABD’de 2010’da 110 yaşındakilerin sayısı 60-70 civarındaydı. 2017’de bu sayı 150’ye çıktı.
Bu yaştakiler, doğal olarak yaşlanma konusunda çalışan bilim insanlarının ilgisini çekiyor.
Prof. Lord, “Bu insanlar, birçok kişiye ileri yaşlarda olan şeylere meydan okuyorlar. Bunun nasıl olduğunu hala bilmiyoruz” diyor.
110 yaşındakilerin sağlık durumları, yaşlarına kıyasla görece iyi.
Örneğin ailesine göre Josefa Maria’s da Conceicao günlük ilaç almıyor. Kırmızı et ve tatlı da diyebiliyor.
Gerçi bazı şeyleri hatırlayamıyor ve gözleri zayıf. 76 yaşındaki kızı Cicera “Annem eskisi gibi yürüyemiyor. Onu her yere taşımak ve bezini değiştirmek zorundayız. Ama çocukluğundan beri sigara içen, onlarca yıl ağır işçilik yapan birisinin bu kadar yaşamasına şaşırıyorum” diyor.
Josefa Maria’s da Conceica, az önce bahsettiğimiz gibi hayatının büyük bölümünde sigara içti. Çocukluğu yoksulluk içinde geçti.
Amerikan Geriatri Derneği’nin 2011’de 95 yaşındaki 400’den fazla Yahudi Amerikalıyla yaptığı bir araştırması, çarpıcı sonuçlar ortaya çıkardı.
Bu kişilerden yaklaşık yüzde 60’ı koyu sigara tiryakisiydi. Yarısı hayatları boyunca aşırı kiloluydu. Sadece yüzde 3’ü vejetaryendi. Birçoğu hafif egzersiz bile yapmıyordu.
Jeanne Calmet 1977’de 122 yaşında öldü.
Brighton Üniversitesi’nden biyogerontoloji uzmanı Prof. Richard Faragher, “Bu kadar uzun yaşamak isteyenlere ilk olarak 100 ya da 110 yaşını aşmış kişilerden uzun yaşama tavsiyeleri almamaları gerektiğini söylemeliyiz” diyor:
“Onların doğuştan istisnai bir durumları var. Çünkü bir kişinin uzun yaşamasına yardımcı olduğunu bildiğimiz şeylerin tamamen zıddını yapıyorlar.”